Akademik Veri Yönetim Sistemi
Kaçaroğlu D., Gürbüz N.(Yürütücü), Yaylacı S.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2022 - 2023
Pankreas kanseri; spesifik semptomların azlığı, erken tanı metodu yetersizliği ve etkili tedavi seçeneklerinin bulunmaması nedeniyle mortalitesi en yüksek kanser türleri arasında yer almaktadır. Günümüzde pankreas kanserinin tedavisi için kemoterapi, cerrahi, hedefsel terapi gibi pek çok yaklaşım denenmesine rağmen etkin bir sonuç alınamamaktadır. Son yıllarda yapılan çalışmalarda sadece karsinoma hücrelerinin değil, tümör mikroçevresinin de pankreatik kanserinin agresif prognozuna katkı sağladığı gösterilmiştir. Bu nedenle sadece tümör hücrelerini hedefleyen tedaviler başarısız olmaktadır ve etkin tedavi uygulayabilmek için karsinoma hücreleriyle beraber tümör mikroçevresinin de hedeflenmesi gerektiği düşünülmektedir. Tümör mikroçevresi; mezenkimal kök hücreler (MKH), kanser ilişkili fibroblastlar(CAF), endotelyal hücreler, pankreatik yıldızsı hücreler, immün sistem hücreleri ve ekstraselüler matriksten oluşmaktadır. MKH’ler, tümör oluşmaya başladığı zaman mikroçevreden salgılanan kemokinleri tanıyarak hızlıca tümör bölgesine göç etmektedir. Kanser hücrelerinden salınan sinyallerle CAF’lara dönüşerek tümör hücrelerinin proliferasyonunu, anjiyogenezini, apoptozisten kaçışını, kemorezistansı ve metastazını indüklemektedir. Toll Benzeri Reseptörler(TLR) ile ilişkili sinyal yolaklarının uyarılması sonucunda proinflamatuar sitokinlerin üretimi gerçekleşir. MKH’lerin bu reseptörler üzerinden indüklenerek veya inhibe edilerek teröpatik amaçla kullanılabileceği çalışmalarda bildirilmiştir. MKH’ler TLR4 üzerinden agonisti uyarıldığı zaman MKH1 olarak adlandırılan bir karaktere dönüşerek tümörü inhibe eden özellikler kazanmaktadır. Literatürde MKH1’in pankreas kanserindeki etkilerini gösteren mekanistik bir çalışma bulunmamaktadır. Çalışmamızda MKH adipoz dokudan izole edilerek, karakterizasyonu ve kök hücre potansiyeli analizi yapılacaktır. Daha sonra MKH’nin TLR4 agonistiyle ve antagonistiyle muamele edildiği deney grupları oluşturulacak ve Pankreatik Adenoduktal Karsinoma(PDAC) hücreleriyle kokültüre edilerek kanser hücreleri üzerindeki etkileri gruplar arasında karşılaştırılarak araştırılacaktır. Proliferasyon testi, migrasyon deneyi, apoptozis analizi, hücre döngüsü analizi, gen ekspresyon analizi ve immünofloresan yöntemleri kullanılarak moleküler mekanizmalar aydınlatılacaktır.