Amaç; Bu çalışmanın amacı dehidrate ve aşırı hidrate edilen ratların iç kulak akustik özelliklerinde oluşacak değişimlerin distorsiyon ürünü otoakustik emisyon (DPOAE) ile değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem; Çalışmamız, 24 adet erkek, Sprague Downey cinsi sıçan üzerinde yapılmıştır. Sıçanların genel anestezi altında otoskopik muayeneleri yapıldıktan sonra, kan örnekleri alınmış, kiloları ve DPOAE değerleri ölçülmüştür. Daha sonra ratlar dehidrasyon grubu, aşırı hidrasyon grubu ve kontrol grubu olmak üzere üç gruba ayrılmıştır. 72 saat sonra tüm ölçümler tekrarlanarak sonuçlar karşılaştırılmıştır. Bulgular; İlk ölçümlerde üç grup arasında istatistiksel fark saptanmamıştır (p>0.05). Sıvı alımı değişikliği sonrasında kilo ve vücut sıvı miktarları karşılaştırıldığında dehidrasyon grubunda ve aşırı hidrasyon grubunda istatistiksel olarak anlamlı bir değişiklik olurken (p<0.05), kontrol grubunda anlamlı bir değişiklik olmamıştır (p>0.05). DPOAE SNR (dB) değerleri karşılaştırıldığında, dehidrasyon grubu ve kontrol grubunda anlamlı bir değişim olmazken, aşırı hidrasyon grubunun 4004 Hz, 7998 Hz ve 9854 Hz frekanslarındaki dB(SNR) değişimleri istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0.05). Sonuç;Bu çalışmanın sonuçları sıçanlarda oluşturulan aşırı hidrasyonun DPOAE değerlerinde değişiklik yapabileceğini göstermiştir.
The aim of the research is to determine whether there is a relationship between religious values and consumer ethics according to the perceptions of university students and whether there is a relationship between school types, income, gender, etc. It was conducted in order to reveal whether there is a significant difference according to the variables. This research, which aims to describe whether there is a relationship between religious values and consumer ethics, based on the opinions of senior students studying at Erzincan Binali Yıldırım University Faculty of Education, Theology, Law and Economics and Administrative Sciences, is a relational survey type research. 400 students studying at the aforementioned faculties in the 2019-2020 academic year were included in the study. According to the findings obtained as a result of the research, it was determined that students do not see themselves as consumers who are fully committed to moral values, as the level of maturity increases, the expectation of moral behavior increases, and students' studying at different faculties does not make a difference in determining their moral consumption behaviors. In addition, it has been suggested to study other factors that affect consumption behavior other than religious values and religiosity dimensions for next research.