JOURNAL OF SOCIAL AND ANALYTICAL HEALTH, cilt.2, sa.2, ss.166-171, 2022 (Hakemli Dergi)
Toplumun en küçük yapıtaşı olan aile, üyesi olan her bireye bir takım rol ve sorumluluklar yüklemektedir. Ataerkil toplumlarda kadına verilen bu rollerin başında annelik gelmektedir. Bu düşünce yapısına göre annelik; kadını kutsayan, tamamlayan, ona bir statü veren, tatmin eden ve onun mutlak parçası olarak görülen bir deneyimdir. Bu nedenle her kadından zamanı geldiğinde evlenip çocuk sahibi olması başta çekirdek ailesi ve yakın çevresi olmak üzere tüm toplum tarafından beklenmektedir. Çocuk sahibi olmak konusunda toplumun kadından beklentisi ve bunun etkisi altında kalıp kadının kendi bedenine karşı oluşturduğu iç beklentisi sonucunda kadının hayatı fiziksel, sosyal, psikolojik ve ekonomik gibi birçok farklı yönden etkilenmektedir. Çocuk sahibi olmak, olmamak veya olamamak durumunun kadın psikolojisi, sağlığı ve yaşamı üzerine etkisine dair incelenen çeşitli çalışmalar ve çarpıcı sonuçları literatürde yer almaktadır. Bu derlemede kadının çocuk sahibi olmak konusunda kendisinin ve toplumun kadından beklentisine değinilecek ve bu beklentinin kadının yaşamı üzerindeki etkisi tartışılacaktır.